{
    "title": "Miraç Kandilinde Oruç Tutulurmu",
    "image": "https://www.oruc.web.tr/images/mirac-kandilinde-oruc-tutulurmu.jpg",
    "date": "23.01.2024 06:41:06",
    "author": "orhan esen",
    "article": [
        {
            "article": "<b>Miraç kandilinde oruç tutulur mu,</b> mübarek günlerde oruç tutma konusunu açıklamaktadır. Mübarek günler, kutlu geceleri izleyen günlerdir. Örneğin, cuma gecesi, perşembe gününü cumaya bağlayan gecedir.</div><div><br></div><div>Miraç gecesini ibadetle, gündüzünü de oruçla geçirmeli, hadis-i şerif 'te buyuruluyor ki:</div><div><ul><li>(Recebin 27. Bugünü oruç tutana, 60 senelik oruç sevabı verilir) [İ. Gazali]</li></ul></div><div>Sadece cuma günü oruç tutmak, birtakım alimlere yönelik mekruh sayılmaktadır. Cumartesi günü oruç tutmak ise tüm alimlere yönelik mekruh olduğundan, bu kutlu gün cumaya rastladığı vakit, orucu perşembe ya da cumartesi ile tutmak daha iyi sayılmaktadır. Cumartesi gününe rastlarsa, cuma ile cumartesi ya da cumartesi ile bugünü beraber tutmak gereklidir. Miraç gecesini ibadetle, gündüzünü de oruçla geçirmeli. Bu gece kaza namazı kılmalı, Kur'an'ı kerim okumalı, dua, tövbe etmeli, sadaka vermeli, Müslüman kimseleri sevindirmeli, bunların sevaplarını ölülere de göndermelidir. Her vakit gerçek ibadet sahibi olmaya, farzları yapıp haramlardan kaçmaya, tövbe edip farz borçlarını ödemeye çalışmalıdır. Tüm bunları inşa etmek ise ilimle olabilir. İlmihal verileri en değerli ilimdir. Hadis-i şerifte buyruldu ki:</div><div><ul><li>(Geceleyin bir süre ilim ile yoğun olmak, tüm gece sabaha denli ibadet etme etmekten daha kıymetlidir) [Ebu Nuaym]</li></ul></div><div>Feyiz ve bereketin coştuğu kutlu gecelerimizden bir tanesi de Miraç gecesidir. Miraç bir yükseliştir, tüm süfli duygulardan, insani hislerden ter temiz bir kulluğa, en yüce aşamaya terakki ediştir. Resulullah'ın (Asm) şahsında insanlığın önüne açılmış limitsiz bir terakki ufkudur. Bu ulvi gezi, mucizelerin en büyüğüdür. Miraç mucizesi Kur'an'ı Kerimde ayetlerle anlatılmış ve varlığı inkâr edilemeyecek bir olarak meydana konmuştur. Bu ilahî yolculuğun önce merhalesi durumda olan Mescid-i Aksâya kadarki safha Kur'an'da şu şekilde anlatılır:</div><div><br></div><div>\" Ayetlerimizden bir bölümünü ona göstermek amaçlı kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan alıp etrafını kutlu kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya gezi ettiren Allah (Cc), her çeşitli noksandan münezzehtir. Kesinlikle ki O her şeyi hakkıyla işiten, her şeyi hakkıyla görendir. \" (İsra Suresi)</div><div><br></div><div>Miracın iki, merhalesi de Mescid-i Aksâdan başlayarak semanın tüm tabakalarından geçip ta ilahi huzura varmasıdır. Bu safha da Necm suresinde şu şekilde anlatılır:</div><div>“O ufkun en yukarısında idi. Sonra indi ve yaklaştı. Nihayet kendisine iki yay kadar, hatta daha da yakın oldu. Sonra da vahyolunacak şeyi Allah kuluna vahyetti. O'nun gördüğünü kalbi yalanlamadı. Şimdi O'nun gördüğü hakkında onunla mücadele mi edeceksiniz? And olsun ki onu bir kere daha hakiki suretinde gördü. Sidre-i Müntehâda gördü. Ki, onun yanında Me'vâ Cenneti vardır. O zaman Sidre'yi Allah'ın nuru kaplamıştı. Gözü ne şaştı ne de başka bir şeye baktı. And olsun ki Rabbinin âyetlerinden en büyüklerini gördü. ” (Necm Suresi, 7-18.)</div>"
        }
    ]
}