{ "title": "Yolculukta Oruç", "image": "https://www.oruc.web.tr/images/yolculukda-oruc.jpg", "date": "21.01.2024 16:15:18", "author": "Emrah Bulut", "article": [ { "article": "Yolculukta Oruç, Yolculukta dört rekâtlı namazlarını iki rekât olarak kılması gereken bir yolcu oruç tutamamaktadır. Fakat işi yolculuk olan ya da yolculuğu günah olarak nitelenen kişiler gibi namazlarını tam kılan bir kişi, yolculukta oruç tutması gerekir. Ramazan ayında yolculuğa çıkmanın sakıncası olmamaktadır. Fakat yolculukta oruç tutmaktan kaçınmak için yolculuk yapılırsa eğer bu durum mekruh olur. Hac, umre ya da zaruri bir durum olmadığı sürece, ramazan ayında yolculuk etmek mekruh bir durumdur. Ramazan orucu haricinde üzerine belli bir oruç farz olan kişi, örnek verecek olursak kiralama işi ve benzeri yolla farz olursa ya da itikafın üçüncü günü olduğunda, yolculuk edemez ve hatta yolculukta etse dahi mümkün olduğu takdirde herhangi bir yerde on gün kalmayı kastederek o orucu tutması gerekmektedir. Fakat o günün orucu nezir vesilesiyle farz olmuş ise anlaşılan o günde yolculuğun caiz olacağı ve ikamet kastının da farz olmamasıdır. Mecbur kalınmadıkça yolculuk edilmemesi, yolculukta da ikamet niyeti etmesi daha iyi olacaktır. Yemin ya da ahit yoluyla vacip olunmuşsa eğer, farz ihtiyat gereğinde yolculuğa gidilmemeli ve yolculukta da ikamet niyeti edilmelidir. Herhangi bir kişi müstehap oruç tutmayı nezreder ama vaktini belirtmediği zaman yolculukta onu yerine getiremez. Fakat yolculuk sırasında belli bir gün oruç tutmayı niyet ederse, yolculuk sırasında niyetini yerine getirmesi gerekmektedir. Aynı şekilde belirli bir gün ister yolculukta olsun ya da yolculukta olmasın oruç tutmayı nezreden bir kişi yolculuk esnasında dahi olsa o günü oruç tutması gerekir. Yolcu olan bir kişi bir hacet istemek için Medine şehrinde üç gün müstehap oruç tutması doğrudur. O üç günün Çarşamba günü, Perşembe günü ve Cuma günü olması daha iyi olacaktır.

Yolculukta oruç tutmak bu durumun batıl olduğunu bilmediğinden dolayı oruç tutan bir kişi, oruçlu olduğu günün içerisinde bu durumu öğrenmiş olduğunda, orucu batıl olacaktır. Fakat akşama kadar öğrenmeyen kişi orucu kabul olur. Yolcu olduğunu ya da seferde orucun batıl olduğunu unutan biri yolculukta oruç tutan birinin orucu, farz ihtiyat gereği batıl olur. Oruçlu olan bir kişi öğlenden sonra yolculuğa çıktığı vakit, farz ihtiyat gereği orucunu tamamlaması gerekir. Orucun kazası da gerekli olmamaktadır. Öğlenden önce yolculuğa çıkan bir kişi, özellikle de akşamdan yolculuk niyeti ettiyse eğer, farz ihtiyat gereği oruç tutmaması gerekir. Fakat hadd-i terahhusa yani şehrin duvarlarının görünmeyeceği ve ezan seslerinin duyulmayacağı yere varıldığı zaman orucunu bozabilir eğer oruç olan kişi ondan önce orucunu bozarsa, üzerine keffaret farz olmaktadır.

Ramazan ayında yolculukta oruç tutan bir kişi ister fecirden önce yolculukta olsun ya da oruçlu olarak da yolculuk etmemesi gerekir, öğlenden önce vatanına ya da 10 gün kalmak istediği bir yere ulaştığında, orucu bozan bir iş yapmadıysa, farz ihtiyat gereği o günü oruç tutması gerekir. Bunun kazası da yoktur. Fakat eğer orucu bozan bir iş yaptıysa, o günün orucu üzerine farz olmaz, sonradan kazasını yapması gerekir. Vatanına ya da on gün ikamet edeceği yere öğlenden sonra ulaşan bir yolcunun orucu, farz ihtiyat gereği batıl olmaktadır ve sonradan kazasını tutması gerekir. Yolculuk esnasında ya da herhangi bir özürden dolayı oruç tutmayan bir kişi, ramazan ayının gündüz vaktinde cinsel ilişkide bulunmasında ve yemek-içmekle kendini tam olarak doyurması mekruh bir durum olacaktır.
" } ] }